Kitap Adı: Araf
Özgün Adı: Providence
Kitap Yazarı: Jamie McGurire
Çevirmen Adı: Nergis Karababa
Sayfa Sayısı: 499
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Arka Kapak
IŞIĞIN OLDUĞU YERDE,
KARANLIK DA VARDIR.
Nina, babasının ölümüyle kendisini Providence'de varlığından hiç haberdar olmadığı bambaşka bir dünyanın içinde bulur. Babasının cenazesinin olduğu gün otobüs durağında tesadüfen karşılaştığına inandığı çekici, karşı konulamaz Jared ile yakınlaşmasıysa Nina'nın hayatını tamamen altüst eder.
Jared ile Nina'nın birbirlerine aşık olmaları işleri tamamen zora sokar. Jared, Nina'yı sadece babasının düşmanlarından olan insanlardan değil, kendi soyundan olan yarı meleklerle Cehennemde'ki Şeytanlar'dan da korumak zorunda kalır. Jared ile Nina'nın kaderine karşı gelip düşmanlarını alt etmeleri gerekir.
Tatlı Bela ve Ayaklı Bela romanlarıyla olay yaratan Jamie McGuire, bu kez farklı bir seriyle karşımıza çıkıyor. Providence üçlemesinin ilk kitabı Araf, devamını merakla bekleyeceğiniz fantastik bir aşka sahne oluyor.
Benim Yorumum
Öncelikle pek beğenmediğimi söylemeliyim. Ve yorum da genel olarak beğenmemem üzerine olacak. Baştan haberiniz olsun.
Kitap hızlı bir giriş yapıyor. Birkaç sayfa içerisinde Nina'nın babası ölüyor ve arka kapakta söz edilen durakta Jared ile tanışma işlemi gerçekleşiyor.
Ve ilerleyen günlerde Jared ve Nina devamlı karşılaşıyorlar. Nina -kusura bakmayın ama- ne kadar salak olsa da işin içinde bir şey olduğunu fark ediyor ve deşmeye başlıyor. Tabi bu süre içerisinde birbirlerinden hoşlanıyorlar, aşık olma durumu falan.
Aralarda aksiyon sahneleri var. Ama bu hissi pek veremeyen sahneler.Kısa sürüyor. Fazlasıyla kısa. Zaten çok azlar. Kitap daha çok insan Nina- yarı melek Jared aşkı üzerine yoğunlaşmış. Yazarın okuduğum ilk kitabı bu yüzden tarzından mı yoksa kendisini o hissi verememesinden mi kaynaklanıyor bilmiyorum ama arka kapakta vaat edilen heyecandan eser yok kitapta.
Jared-Nina tanışması, Jared-Nina ayrılığı, Jared-Nina barışması. MUTLU SON!
Yukarıda okuduğunuz satır kitabın özeti aslında. Bu yüzden kitabı fantastik sınıfına pek sokamıyorum. Şeytan, melek, melez vs. sadece adları var. O da birkaç kez.
Hadi bunları geçtim. Kitabı fantastik olarak adlandırmayalım. Aşk kitabı olarak bakıyoruz şu an. Nina'nın Dünya'nın en salak kitap karakteri olması yüzünden kitaba bu açıdan bile yaklaşırken içimden bir nefret dalgası yayılıyor. Bir insan bu kadar mı mal olur? Ayrıca bence Nina en çok ağlayan kitap karakteri olmaya aday. Bu açıdan da çuvallayan bir kitap oldu benim için.
Jared' da da pek ısınamadım. Sanırım tek sevdiğim karakter Ryan. Birde Jared'ın ailesi çok tatlı. Yazarı tebrik edebileceğim tek kısım sanırım burası. Çok eğlenceli bir aile ortamı kurmuş. Bir de kitabın son sayfaları eğlenceliydi ve Nina mal mal hareketler yapmıyordu. Ama sadece sonlarda. Geriye kalan yaklaşık 450 sayfayı falan göz ardı edemiyorum kusura bakmayın.
Sonuç olarak pek beğenmedim. Seriye devam eder miyim, etmez miyim bilemiyorum.
Bu arada yakında bir kitap alışverişi postu gelecek. Çok heyecanlıyım kargo için! Yakında gelir kargoda. Çok uzun zaman önce almış olmam gerek birkaç kitap geliyor ve deli gibi merak ediyorum. Perşembe günü de ufak bir kitap alışverişine çıkabilirim. Kargo ile ikisini birleştirip bir post oluştururum büyük ihtimalle.
Bir sonraki postta görüşmek üzere. 👋
Kitap hızlı bir giriş yapıyor. Birkaç sayfa içerisinde Nina'nın babası ölüyor ve arka kapakta söz edilen durakta Jared ile tanışma işlemi gerçekleşiyor.
Ve ilerleyen günlerde Jared ve Nina devamlı karşılaşıyorlar. Nina -kusura bakmayın ama- ne kadar salak olsa da işin içinde bir şey olduğunu fark ediyor ve deşmeye başlıyor. Tabi bu süre içerisinde birbirlerinden hoşlanıyorlar, aşık olma durumu falan.
Aralarda aksiyon sahneleri var. Ama bu hissi pek veremeyen sahneler.Kısa sürüyor. Fazlasıyla kısa. Zaten çok azlar. Kitap daha çok insan Nina- yarı melek Jared aşkı üzerine yoğunlaşmış. Yazarın okuduğum ilk kitabı bu yüzden tarzından mı yoksa kendisini o hissi verememesinden mi kaynaklanıyor bilmiyorum ama arka kapakta vaat edilen heyecandan eser yok kitapta.
Jared-Nina tanışması, Jared-Nina ayrılığı, Jared-Nina barışması. MUTLU SON!
Yukarıda okuduğunuz satır kitabın özeti aslında. Bu yüzden kitabı fantastik sınıfına pek sokamıyorum. Şeytan, melek, melez vs. sadece adları var. O da birkaç kez.
Hadi bunları geçtim. Kitabı fantastik olarak adlandırmayalım. Aşk kitabı olarak bakıyoruz şu an. Nina'nın Dünya'nın en salak kitap karakteri olması yüzünden kitaba bu açıdan bile yaklaşırken içimden bir nefret dalgası yayılıyor. Bir insan bu kadar mı mal olur? Ayrıca bence Nina en çok ağlayan kitap karakteri olmaya aday. Bu açıdan da çuvallayan bir kitap oldu benim için.
Jared' da da pek ısınamadım. Sanırım tek sevdiğim karakter Ryan. Birde Jared'ın ailesi çok tatlı. Yazarı tebrik edebileceğim tek kısım sanırım burası. Çok eğlenceli bir aile ortamı kurmuş. Bir de kitabın son sayfaları eğlenceliydi ve Nina mal mal hareketler yapmıyordu. Ama sadece sonlarda. Geriye kalan yaklaşık 450 sayfayı falan göz ardı edemiyorum kusura bakmayın.
Sonuç olarak pek beğenmedim. Seriye devam eder miyim, etmez miyim bilemiyorum.
Bu arada yakında bir kitap alışverişi postu gelecek. Çok heyecanlıyım kargo için! Yakında gelir kargoda. Çok uzun zaman önce almış olmam gerek birkaç kitap geliyor ve deli gibi merak ediyorum. Perşembe günü de ufak bir kitap alışverişine çıkabilirim. Kargo ile ikisini birleştirip bir post oluştururum büyük ihtimalle.
Bir sonraki postta görüşmek üzere. 👋
ay dur bi dakka, senden bişi isticem. hadi bana bi yazlık okuma listesi yapsanaaaa. senin okuduklarından sevdiklerinden yaniii. hadii en iyileriiii. oleeeey valla :))) (başlıkta yazmışsın ya, yorumura, o ne demek yaa, korece miii) :)
YanıtlaSilAyyy hiç dikkatimi çekmemiş uyardığın için çok saol ya :DD
SilAyy tabi hazırlarım çok mutlu oldum :D
Hatta hazırladım bile :)
SilKorku istersen Stephen King-O'yu önerebilirim.
Eğlenceli bir şeyler dersen İlk Aşk-John Green, PuCCa (bayılıyorum bu kadına ya), Kocan Kadar Konuş- Şebnem Burcuoğlu
Fantastik; Meleğin Düşüşü Serisi-Susan Ee, Duman ve Kemiğin Kızı-Laini Taylor, Yüz Bin Krallık- N.K Jemisin kitaplarını önerebilirim. Leigh Bardugo- Gölge ve Kemik serisi de güzeldi.
Macera dersen Labirent Serisi'ni, Bilim Kurgu dersen Üçlü İttifak- Maxime Chattam'ı önerebilirim.
Ayrıca okumadım ama Marslı-Andy Weir bol övgü olan bir kitaptı. Bir bak istersen. Bende en yakın zamanda okumak istiyorum onu :)
Bir de Ayfer Kafkas-Esrarname ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu- Kiralık Konak kitaplarını önerebilirim. Okuldan verilen kitaplardı bunlar. İkisini de beğenerek okumuştum.
pukka ben de çok seviyom ya hatta bak onun yüzünden blog açtım yaa :)fantastik, macera bi de marslı. bunlardan başlayım oleey :)
YanıtlaSilBaşla başla bekliyorum düşüncelerini :))
Sil